İthal Kasaplık Dana


HEREFORD:

İngiltere’nin batısındaki Herefordshire Eyaletinde geliştirildiği için bu adı almıştır. Irkın seleksiyon yoluyla ıslahına 1850 yıllarında başlanmıştır. Seleksiyonda sağlam konstitüsyon ve erken yaşlarda fazla adale gelişmesi esas alınmıştır. En çok İngiltere, Amerika Birleşik Devletleri, Avustralya ve Arjantin’de yoğun olarak yetiştirilen etçi ırktır.

Özellikleri:

Hereford ırkında vücut örtüsü kırmızı beyaz renktedir ancak baş beyazdır. Baştaki bu beyazlık karın alt bölgesine doğru uzanmaktadır. Ayakuçları ve kuyruk uçları beyazdır. Beyaz yüzlülük bütün herefordlarda dominanttır. Sırt çizgisi ve bacakların uç kısımları beyazdır. Gözlerini etrafında kırmızı bir halka olması arzu edilir. Bu halka gözleri güneş ışınlarının iritasyonunda korur. Deri kalın yumuşak olup yumuşak, kıvırcık ve orta uzunluktaki kılarla kaplıdır. Seleksiyon sonucu boynuzları bulunmamaktadır. Boynuzlu olanlarda boynuz yanlara doğru uzanmaktadır. Hereford etçi tipin bütün özelliklerini göstermektedir. Kısa ve kompact vücutlu ve yerden yapılıdır. Ergin erkekler 900 Kg – 1200 kg ağırlıktadırlar. Ergin dişiler ise ortalama 700 kg- 900 kg arasındadırlar. Düveler 18 ila 20 aylıkken sıfata gelirler ve 14-15 yaşlarına kadarda damızlık olarak kullanılırlar. Analık içgüdüleri kuvvetlidir. Yavruları emzirirken dişilerin kondisyonları düşmez, sütleri sağılmaz yemden istifade kabiliyetleri yüksektir. Ortalama günlük canlı ağırlık artışı 1400gr-1600gr dır. Bitkisel maddeleri ekonomik olarak yüksek kalitede ete çevirirler. Bu ırkın istenmeyen tek yönü etlerinin yağlı olasıdır. Mera besisinde et randımanı %50, ensantif beside ise %70’e kadar yükselebilir.

Daha çok ılıman iklimim sevreler ancak karasal iklimin hâkim olduğu bölgelere de adaptasyonu oldukça kolaydır. Bazı melezleşmelerde baba hat olarak kullanılmaktadır. Şuan birçok ülkede vazgeçilmeyen etçi bir ırktır.
  
BELGIUM BLUE (BELCIKA MAVISI):
Kökeni ve Yayılma alanı: Bu sığır merkezinden veya yukarı Belçika’dan orjin almıştır. Belçika ulusal sürüsünün neredeyse yarısına yakın kısmını oluşturur. Belçika’nın yerli kırmızı benekli ve siyah benekli sığırları İngiltere’den 1850-1890 yıllarında ithal edilen Shortonlarla melezleşmesi sonucu meydana gelmiştir. Bazı kaynaklar 19.yy da Charolais’ten köken aldığı söyleniyor. 20.yy ilk yarılarında ırk meydana geldiğinde gerçek bir damızlık politikası oluşturulmuştur. İlk yıllarda bu ırk başlıca süt üretimi sonra et üretimi olarak çift yönlü düşünülmüştür. Fakat şuan ki seleksiyon et yönündedir. Belçika mavi ırkın şuan göreceli olarak ABD’de bulunmakta fakat giderek sığır yetiştiricileri tarafından artan oranda kabul görmektedir.
Özellikleri: Belçika mavisi geniş yapılı hayvanlardır; omuz, sırt, bel, but yoğun olarak kaslıdır, sırt kısmı düzlemseldir. Butlar geriye doğru çıkıntılıdır. Deri muntazamdır. Kuvvetli bacak yapısıyla kolay beslenebileceğini gösterir. Renk beyaz olabilir, gri, mavi benekli, bazen de siyah olabilir. Bu ırk sakin huylu olarak bilinir. Dişi sığırların ağırlığı 700-800 kg cidago yüksekliği 130-135 cm iken boğaları 1150-1400 kg cidago yükseklikleri 148-155 cm olur. Buzağıların doğum ağırlıkları: 42-46 kg dir. 14-18 aylıkken kesime gelirler. Günlük canlı ağırlık artışları 1.8 kg olur. Karkas randımanı %70-%80 e ulaşmaktadır. Düveler 32 ayda doğum yaparlar. Yoğun beslenmeyle 25-26 aylıkken doğum yaparlar. Bu ırkın başla ırklarla melezleme çalışmalarında zor doğumlarla karşılaşılmış %50 ye yakını sezaryen yapılmıştır.
  
CHARROLAIS:

Fransa’nın Charolais bölgesinde geliştirilmiştir. Bu ırkın meydana gelmesinde şorthorn ırkının rolü vardır. Son yıllarda İngiltere Amerika ve diğer ülkelerde aranan bir ırk haline gelmiştir. Türkiyeye ithali ve ırkın iri yapısı ile hızlı gelişme kabiliyetinden yararlanama fikri zaman zaman ortaya atılmaktadır. Önemli bir etçi sığır ırkıdır. Yakın zamana kadar pek tanınmış bir ırk değildir. İkinci dünya savaşından sonra ünü ve önemi hızla yayılmaktadır. 17. yy Fransa’nın Lion Villefrenche bölgesindel köken alır. Nizure ve Charolais bölgesinden isimini almıştır. Bu ırk içinde farklılıklar gözlenmiş. 1984 yılından beri kayıt altındadır. 1919 yılında yaygınlaşan ırk, savaş yıllarında 1937 yılında Meksika’ya götürülmüş. Kıtadaki çiflik sahipleri bu ırka büyük ilgi göstermişlerdir. Şu an da Avrupanın hemen hemen hepsinde ve Amerika, Kanada ve Yeni Zelanda’da yoğun olarak yetiştirilmektedir.

Özellikleri:

Bu ırk sakin mizaçlı, çeniş yapılı, vucüdü yoğun kaslarla kaplı, kısa boynuzlu, kalın derili, kısa bacaklı, açık renkli tırnaklara sahiptir.

Bu ırkın havyaları iri,ağır yapılıdır. Kılları krem rengindedir. Deride pigmentasyon olmayıp yumuşak ve gevşektir. Bir yaşındaki erkekler 550-600 kg canlı ağırlığa ulaşabilirler. Ergin ağırlık dişilerde 800kg, erkeklerde ise 1000kg dir. Düveler 24 aylık iken sıfata alınır. Buzağıların doğum ağırlığı 40-45 kg dir. Hayatları boyunca ortalama 4 buzağı verirler. Altı aya kadar günlük canlı ağırlık artışı 1000gr üstündedir. Et randımanı merada %40-45, enstantif beside ise %60-70 civarındadır. Yemden yararlanma kabilyetlri çok yüksektir. Et sığırcılığında önemli bir yere sahiptir.
  
LIMOSINE:

Fransa kökenli bir ırktır. Adını Fransa’daki Limousin bölgesinden almıştır. Irkın ilk resmikabul tarihi 1854 yılıdır. Olabilecak en eski hayvanlardandır. 2.000 yılından beri gelişimini devam ettirmektedir. Montignac’nın Lascaux Cave bölgesi yakınlarında köken almıştır. Altın kırmızısı renge sahiptir. Dağlık bölgelerde, mera besisinde kullanılır. Adaptasyon yeteneği yüksektir, karasal iklime de uyum sağlarlar. Şu an Amerika ve Kanada da yoğun olarak yetiştiriciliği yapılmaktadır. Son zamanlarda Brahmalarla melezleşmesi yapılmaktadır.

Özellikleri:

Limousin ırkında baş küçük, boyun kısa, ancak vücut uzundur. Kalçalar özellikle kaslıdır. Renk altın sarısından, kırmızıya kadar değişir. Merme ve göz çevresi daha açık renktedir. Orijinal olarak boynuzlu bir ırktır. İnce uzun vücut yapısı buzağılarda çok belirgin olup, genellikle güç doğum meydana gelmez. Et/kemik oranı mükemmeldir. Besi sonu randımanı gayet yüksektir. Her türlü melezlemeye uygun bir ırktır. Adaptasyonu kolay, dış koşullara dayanıklıdır. Limousin ırkı inekler, boğalara göre biraz daha açık renkli olurlar, boynuzları ve tırnakları açık renklidir. Uyum sağlamak için soğuk iklimlerdekiler uzun tüylü, ılıman iklimlerdekiler kısa tüylüdürler. Doğum ağırlığı erkek buzağılarda 39 kg, dişi buzağılarda 35 kg civarındadır. Limousin ineklerinin canlı ağırlığı 550 kg civarında olup, günde 9-10 kg süt verirler. İneklerin cidago yüksekliği 137 cm, boğaların cidago yüksekliği 145 cm kadardır. Erkek buzağıların 210 günlük canlı ağırlıkları 310 kg’a, 1 yaşındaki canlı ağırlıkları 530 kg’a ulaşır. Sevk ve idareyi kolaylaştıran DOC özelliğinin kalıtım katsayısı yüksektir. Böylece melezlere de geçen bu uysallık geni diğer yandan etlerin yumuşak ve yeme kalitesinin yüksek olmasını sağlar. Kırmızı renk ve boynuz Limousin için baskın karakterler olduğu halde, resessif (çekinik)genlerle siyah ve boynuzsuz Limousin elde etmek ve geliştirmek mümkün olmuştur.